Kars Doğu Anadolu Turizm Nostaljisi
Anadolu'nun Kafkasya'ya açılan kapısı olma unvanına sahip olan Kars, farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmanın yanı sıra tarihi mekanlarıyla ünlü bir şehir. Ülkemizin doğuya açılan Kars, etnik farklılıkları ve hoşgörüsüyle biliniyor. Son dönemlerde yaşadığı değişim ve gelişimlerle birlikte hoşgörü memleketi olmayı başarıyor.
1. Kars Tarihi
TARİHİ
Kars adının kaynağı Karsaklardan gelmektedir. Kars, “Türkiye’deki en eski Türkçe il adı” olma ünvanına sahiptir.
M.Ö. 5000-4000 HURİLER,
M.Ö. 9. Yüzyılda URARTULAR,
M.Ö. 665 yılında İSKİTLER,
M.Ö. 145 yılından itibaren PARTLAR bölgede egemen olmuşlar ve KARSAKLI BEYLİĞİ’ni kurmuşlardır. KARSAKLAR M.Ö. 2. Yüzyıldan M.S. 5. Yüzyıl ortalarına kadar Kars’ta hüküm sürmüşlerdir.
430 yılında SASANİLER’e geçen bölge; uzun süre Sasani, Bizans ve Araplar arasında savaş alanı olmuştur.
1064 yılında SELÇUKLULAR,
1200 yılında GÜRCÜLER,
1239’da MOĞOLLAR,
1406’da KARAKOYUNLULAR,
1467’de de AKKOYUNLULAR bölgede egemen olmuştur.
1535 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nun topraklarına katılmıştır.
1853 – 1856 Osmanlı Rus Savaşında, Kars’ın Rus ordularına karşı kahramanca savunulması sonucunda; Kazanılan 1855 KARS ZAFERİ nedeniyle, şehrimize verilen «KARS ZAFER MADALYASI» aynı zamanda Anadolu’da bir şehre verilen ilk GAZİLİK madalyasıdır.
18 KASIM 1877’den 25 NİSAN 1918 kadar 40 yıl Rus işgali altında kaldıktan sonra Türkiye Cumhuriyeti topraklarına katılmıştır.
Milli Mücadele döneminde, Karslılar önce Milli Şura sonra Cenub-i Garb-i Kafkas hükümetlerini kurmuşlardır.
30 Ekim 1920’de Kazım Karabekir yönetimindeki Türk Ordusu Kars’ı alarak Türk topraklarına katmıştır.